Erken ezan okuyan imam: Gözüme uyku girmedi

Bursa’nın Mudanya ilçesinde dün akşam ezanını erken okuyarak vatandaşların iftarını erken açmasına sebep olan imam konuştu.

Erken ezan okuyan imam: Gözüme uyku girmedi
GİRİŞ 03.07.2014 14:24 GÜNCELLEME 03.07.2014 14:24 KAYNAK CİHAN
Bu Habere 1 Yorum Yapılmış
ÖNEMLİ KONULAR

Cami imamının, ezan saatine yetişemeyeceği gerekçesiyle kendisinden akşam ezanını okumasını istediğini anlatan emekli imam Nurettin Tül, “O arada saatimi değiştirmiştim, yanlış ayar yapılmış, 5 dakika ileri ayarlanmış. Dolayısıyla bu kaza başımıza geçti. Çocukluğumdan beri bu mesleğin içindeyim.
 

İlk defa başıma böyle bir kaza geçiyor. İnşallah Rabbim bir daha başımıza böyle bir kaza geçirmesin. Bütün Mudanya halkından kardeşlerimden özür diliyorum. Haklarını helal etsinler bize, yapacak bir şey yok. Yani oldu, insanlar da düşüp ölüyor, bir kaza oldu ne yapalım.” şeklinde konuştu.

Kendisine gelen telefonla yanlışlığı anladığını anlatan Tül, kaza orucu gerekir mi sorusuna ise “Müftümüz ne derse doğrudur, fetva makamı orasıdır, çünkü halkın, orucunu bozan arkadaşlarımızın yapacak bir şeyi yok, top atılmış, ezan başlamış.” şeklinde cevap verdi.

Kendisi de saatçilik yapan Nurettin Tül, 5 dakika sonra ikinci izanı okumasını ise şöyle anlattı: “Yeniden okumamızı ise namaz vakti girmediği için belki namazlarını kılanlar olur ve erken, vakit girmeden namaz kılmış olurlar diye ikinci bir ezan okuduk, belki ikinci ezan okumasaydık bu kadar da bir şey olmazdı ama oldu yani.

HAKLARINI HELAL ETSİNLER

Vatandaşların da bu tür kazaların olabileceğini belirterek kendisini teselli ettiklerini anlatan Tül, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu tür kazalar herkesin başına gelebilir. Türkiye’nin başka yerlerinde de böyle şeyler gördük. Ama tabi bana rastlaması gece uykumu kaçırdı. Sabaha kadar üzüldüm, artık Mudanya halkından kardeşlerimizden özür diliyorum, haklarını bize helal etsinler, başka yapacak bir şey yok.” şeklinde sözlerini tamamladı.

YORUMLAR 1
  • Bekir Özeren 9 yıl önce Şikayet Et
    dert etmeyin hocam, üzülmeniz gerekmez.. ilk habere yazdığım yorumumu buraya aynen alıyorum, bence gönlünüz rahat olsun. olayda kasıt yoksa, telafi gerekmez. ancak, böylesi durumlarla sık karşılaşmamak için bizlere, kendimize de büyük sorumluluklar düşmektedir. herkesin hem temel dini bilgileri öğrenmesi, hem de güneşin batışı, saatin kaç olduğu, radyo - tv gibi iletişim araçlarının kullanılması ve biraz da etrafımızdan haberdar olmamız gerekir. bu olaydan böyle bir ders çıkarırsak zaten dinimize uygun davranmış oluruz. bu bir Yeniden İslamlaşma sürecidir. bu süreçte islam bizlere ibadetleri zorlaştırmamamızı ve vehimlerden uzak durmamızı emrettiğini de hatırlamamız gerekir. en başta da dediğim gibi, olayda kasıt yoksa, telafi gerekmez. sadece, halkın biraz daha bilgilenmesi ve şuurlanması yeterlidir.
    Cevapla