"Ramazanın Türk edebiyatındaki yeri ayrı"
Bartın Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmet Emre, "Klasik Türk edebiyatının belli başlı bütün şairleri ramazan ayını, mukaddes gün ve geceleri mistik duygu ve ifadelerle dile getirmişlerdir" dedi.
Emre, AA muhabirine, "Ramazan medeniyeti" olarak adlandırılan metin, söz ve davranışların, edebiyatta da derin yankılar bulduğunu anlattı.
Türk edebiyatında ramazan konulu şiirlerin önemli bir yer tuttuğunu anlatan Emre, "15. yüzyıldan başlayarak günümüze kadar farklı zenginlikte devam eden ramazan edebiyatı, araştırılması gereken bir alandır" diye konuştu.
Emre, ramazan ayının, dini görevlerin yerine getirildiği kutsal bir ay olduğu kadar, geleneksel tiyatro, folklor ve edebiyat hayatına kazandırdığı zenginliklerle de çok önemli bir yere sahip olduğunu kaydetti.
"Modern Türk edebiyatında da işlendi"
Divan edebiyatında ramazaniyeler, bu ayla hatırlanan davulcu manilerinin, tamamen ramazana mahsus yazılmış dini motifli şiirler olduğunu vurgulayan Emre, "Klasik Türk edebiyatının belli başlı bütün şairleri ramazan ayını, mukaddes gün ve geceleri mistik duygu ve ifadelerle dile getirmişlerdir. Ramazan bir şölen havası içinde karşılanmıştır" ifadesini kullandı.
Ramazan ayının Tanzimat döneminden sonraki Türk şiiri ve modern Türk edebiyatında da en çok işlenen konular arasında yer aldığını anlatan Emre, Namık Kemal, Mehmet Akif Ersoy, Tevfik Fikret, Yahya Kemal Beyatlı ve Necip Fazıl Kısakürek gibi usta şairlerin oruç ve ramazanla ilgili şiirlerinin önemli bir yer tuttuğunu ifade etti.
