Görmez: Çocuklara camileri sevdirelim

Camiye gelen çocuklara nasıl davranılması gerektiğiyle ilgili konuşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, camideki çocuğa tahammül edemeyeceklerin teravih namazlarını evde kılmalarının daha uygun olacağını söyledi.

Görmez: Çocuklara camileri sevdirelim
GİRİŞ 24.07.2012 15:08 GÜNCELLEME 24.07.2012 15:33
Bu Habere 24 Yorum Yapılmış
ÖNEMLİ KONULAR

Ramazan ayı ile birlikte yayın hayatına giren TRT Diyanet TV'ye konuk olan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, canlı olarak yayınlanan "İftar'ı Beklerken" programına konuk oldu. Camiye gelen çocuklara nasıl davranılması gerektiğiyle ilgili konuşan Görmez, "İlk defa camiye gelen çocuklarımıza çok daha büyük bir itina ile yaklaşmalıyız" dedi.

"ÇOCUKLARI CAMİDEN SOĞUTMAYIN"

Bu konuda kendine hakim olamayacak cemaatin namazını evinde kılması gerektiğini ifade eden Görmez, "Eğer herhangi birimiz cami ile ilk defa tanışmaya gelen çocuklarımızın muhayyilesinde cami ile, namaz ile ilgili acı bir hatıra bırakacak şekilde kendimize hakim olamayacaksak, evimizde teravihi kılmamız daha doğru olacaktır. Ama camiye gidiyorsak o takdirde ilk defa camiye gelen çocuklarımıza çok daha büyük bir itina ile yaklaşmamız, özen göstermemiz lazım" diye konuştu.

DEĞİŞEN DÜNYADA KURUMLAR KENDİNİ YENİLEMELİ

TRT Diyanet TV'nin yayın hayatına girmesini de değerlendiren Görmez, değişen dünya şartlarına ayak uydurmaya gayret ettiklerini ifade ederek, "Toplum, sürekli değişiyor, nesiller değişiyor ve bilgiye olan ihtiyaç, sürekli artıyor. Kurumlar da tıpkı insanlar gibi kendilerini yenilemedikleri takdirde; söylemlerini yenilemedikleri, hikmetli bir dil ve üslup geliştirmedikleri takdirde toplumun gerisinde kalırlar" şeklinde konuştu.

"SIRADAN BİR KANAL KURMA HAYALİNDE OLMADIK"

Hiçbir zaman sıradan bir televizyon kanalı kurmak gibi bir hevesin peşinde olmadıklarını açıklayan Görmez, "Sadece 'Bana verilen vazifeleri hakkıyla topluma iletebilmek için daha aktif kanalları nasıl kullanabilirim?' kaygısının peşinde olduk. Diyanet Televizyonu da işte bu endişenin bir gereği olarak ortaya çıkmıştır" diye konuştu.

"SOYDAŞ VE DİNDAŞLARDAN TALEP VARDI"

Türkiye'de ilk dinî programın 1952 yılında radyoda gerçekleştirildiğini, daha sonra 70'li yıllarda buna televizyon programlarının eklendiğini hatırlatan Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı'na televizyon kanalı kurulması yolundaki en büyük isteğin Asya, Avrupa ve Balkanlar'daki soydaş ve dindaşlardan geldiğini kaydetti.

TRT Diyanet TV'nin frekans bilgileri ise şöyle: Türksat 3A uydusu Frekans:12685 Sembol:30000 Yatay

YORUMLAR 24
  • ali ayvaza 12 yıl önce Şikayet Et
    önce camilerdeki sandalyeleri kaldırsın. diyanet işleri malesef yine popülizm yapıyor. önce camilerdeki sandalyeleri kaldırsın. camiler kliseye dönüyor. ama bu işe karışmazlar .popülizm devam.yorumlarda diyanete gösterilen tepkiler çok doğru. herkes çocuğuna sahip çıksın
    Cevapla
  • Tezel Yorumluyor 12 yıl önce Şikayet Et
    evet her camide çocuk düşmanı yaşlılar malesef olur, malesef. çok doğru bir tespit yapmış diyanet.
    Cevapla
  • Metin Yazar 12 yıl önce Şikayet Et
    çocuklarımız pişkin ve gurursuz.. gavur ebeveynler "genel olarak" çocuklarıyla sanki büyük biriyle konuşurmuş gibi konuşuyorlar, çocuklarına saygılı davranıyorlar, ben anayım ben babayım diyerek lüzumlu lüzumsuz bağırmıyorlar. çocuklarıyla gerçekten ilgileniyorlar. çocukla ilgilenmek,çocuğu eğitmek demek dizinin dibinden ayırmak demek değildir. çocuğu şamar oğlanı haline getirip arsız etmek, ya da korkutup sünepeleştirmek, pısırıklaştırmak çocuğu eğitmek değildir. büyükler birbirlerine karşı trafikte, otobüs kuyruğunda, bilet kuyruğunda, işyerlerinde,evlerinde nasıl davranıyor ve nasıl hitap ediyorlarsa çocuklarına da aynı şekilde davranıyor ve hitap ediyorlar. gavurlar ebeveynler çocuklarına bu akşam tv seyretmeyeceksin odana git dediklerinde çocuklar odalarına gidiyorlar,bizim çocuklara odana git dendiğinde ise yerlere yatıp bağıra bağıra tepiniyorlar. sözün kısası bizim çocuklar laf ve dayak arsızı olmuşlar.
    Cevapla
  • Metin Yazar 12 yıl önce Şikayet Et
    neden böyle?. hristiyan çocukları pazar ayinlerine gittiklerinde ağır başlı ve uslu uslu duruyorlar,büyükler gibi davranıyorlar da, müslüman çocuklar neden şımarıyorlar, neden tepişiyorlar? müslüman çocukların bu şımarıklığı sadece camilerdeki davranışlarından ibaret değil. beş "gavur" çocuğunun bir araya geldiklerinde çıkardıkları gürültü ve yaptıkları haşarılıkları bir müslüman çocuk tek başına yapmayı nasıl becerebiliyor? neden bizim müslüman çocukları neden daha şamatacılar, daha arsızlar, daha yüzsüzler, daha pişkinler, daha saldırganlar? neden gavur çocukları müslüman çocuklarından daha olgun davranıyorlar? bu garabetin ırkla mı, dinle mi yoksa, eğitimle mi alakası var?
    Cevapla
  • destur 12 yıl önce Şikayet Et
    hocam anne baba. öncelikle anne babalar öğretmeli çocukların neler yapacağını, cuma namazında sayın müftü konuşma yapıyor çocuklar üst katta tepişiyor doğrumu sizce, her şey ailede başlar ve biter baba yanında kıldırsın neden başı boş bırakılıyor
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle