Kur'an Şiirleri - 14 / Pamuk tarlalarında cemre

“Allah, bir kimseyi ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar. Onun kazandığı iyilik kendi yararına, kötülük de kendi zararınadır. (Şöyle diyerek dua ediniz): “Ey Rabbimiz! Unutur, ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma! Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği şeyleri yükleme! Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.” Bakara Suresi, Ayet: 286.

Kur'an Şiirleri - 14 / Pamuk tarlalarında cemre
GİRİŞ 02.08.2012 16:27 GÜNCELLEME 03.08.2012 16:35
ÖNEMLİ KONULAR

Altına uzanıvermiş gökyüzünün

Zorba pamuk tarlaları

Cemre düşerse, toprağa;

Bahar, cennet ulağı.

Ateş düşerse, çadırlara;

Kış, cehennem atlıları günleriyle..

Defterler, tarlada açılmış.

Kırmızı topraklar, almış başını,

Kimi rahmete yürümüş, kozalarla;

Kimi zulme, yukarıda kara bulutlarla..

Pamuk fideleri, güneşe durmuş.

Irgatın bahtı, ağası!  

Ovada, lambalar sönmeden, sofraya oturmayan ağalar!

Ve pamuğu kantarda görenler.. 

Cirit atar, akrep akıllar da. 

Veballeri, boyunlarına.

 

Ağrır, ikiye katlanmış beli,

Hızmalı gelinlerin

Ve kara yağız terli adamların.  

Kan lekeleri, kozalarda, kınalı parmaklardan.

Çaresizlikten taş kesilmiş, suskun,

Çevik, kalplerde iyilik ve umutlu adımlar.

Gündüz, çadırlara sıcak ve susuzluk.

Gece, ayaz, ağıtlar.   

Tarla, çadır, yıldızlar ve ay ışığı..

Yorganın altında, ateş içinde,

Üşümekten titrer, kızlar!

Bir yanda, gelecek kışın yoksul sıradan günleri,

Bir yanda, sıtma ve kinin.

Kuşlukta uyanır, lambalar, ibrikler..

Konakta ve çadırda, aynı seccade.

Tencere, kazan kaynar, ekmek sulanır.

Hesap günü, dikilmiş yarına, ırgata bakar!

Takvim, tez döker yapraklarını.

Mustafa Yürekli - Haber 7

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL