Abdullah: Ramazan şükretmeyi öğrenmektir

Oyuncu Burçin Abdullah, “Ramazan ayı benim için Allah’ın verdiği nimetlerden dolayı şükretmeyi öğrenmek demektir. Bir tek mide için değil nefsi terbiye etmektir” dedi.
 

Yeni sezonda TRT’de ekrana gelecek ‘Koyverdin Gittin Beni’ adlı TV filminde rol alan Burçin Abdullah, yeni projelerini ve Ramazan’la ilgili anılarını anlattı...

Bu sezon nasıl geçti... Televizyon ve sinemada neleri beğendiniz?

Bu sezon gerek ülkemizde gerekse yurtdışında birçok başarılı yapıtın izleyiciyle buluştuğu bir sezon oldu. Sinemada özellikle Jennifer Lawrence fırtınası esti bence. En çok beğendiğim filmlerden biri onun da yer aldığı American Hustle oldu. Diğer beğendiğim işler ise Rush ve Wolf of Wall Street. Televizyonda da çok beğendiğim, güzel ve kaliteli işler oldu ama tek tek isimlerini saymayayım. Ülkemizde hem dizi hem de sinema alanında yapılan kaliteli ve güzel işler beni çok mutlu ediyor.

Projelerinizden bize biraz bahseder misiniz?

Geçen sezon ATV’de yayınlanan, yönetmenliğini çok değerli usta Osman Sınav’ın yaptığı ‘Hatasız Kul Olmaz’ dizisinde rol almıştım. Çok güzel ve kaliteli bir diziydi ama maalesef kısa sürdü. Önümüzdeki sezon TRT ekranlarında yayınlanacak olan ‘Koyverdin Gittin Beni’ isminde Halil Ergün ve Doruk Özdemir ile başrolünü paylaştığım ve çekimleri Amasra’da yapılan tek bölümlük bir TV filmi projesinde yer aldım. Sinema filmi tadında çok güzel ve çok özel bir film olduğunu düşünüyorum ve yayınlanacağı günü sabırsızlıkla bekliyorum. Onun dışında önümüzdeki sezon için bazı teklifler var, onları değerlendirme aşamasındayım.

Ramazanın sizin için önemi ve manası nedir?

Ramazan benim için Allah’ın verdiği nimetlerden dolayı şükretmeyi öğrenmek demektir. Geçen gün şöyle bir yazı okudum Ramazan’la ilgili ve çok etkiledi beni; “Rabbimize söz verdik vakti gelene kadar sabırla beklemeye. Sabretmektir Ramazan, açlık çekenleri anlama vaktidir. Bir tek mide için değil nefsi terbiye etmektir...”

Eskiden birbirimize daha çok bağlıydık

Ramazan’la ilgili unutamadığınız bir hatıranız var mı?

Annemle her Ramazan ayı geldiğinde Oruç Baba’ya gider, döndüğümüzde ise akrabalarda toplanıp uzun masalarda hep beraber yemek yerdik. Ayrıca ailenin en büyüğü anneannem olduğu için eskiden hep onun evine akrabalar gelir ve çok büyük bir zevkle oruçlarımızı açardık. Küçük yaşlarımdayken her ne kadar her gün oruç tutamasam da, anneannem mutlaka kuran kursunda öğrendiğim ilahileri duaları gelen akrabalarımıza okumamı isterdi.

Ya eski Ramazanlar...

Bizim hatırladığımız ramazanlar daha çok kış mevsimindeydi. Dedem her iftarda bize boza, leblebi ve tarçın getirirdi. O zamanlar bizim ailemizde de gördüğüm kadarıyla insanlar daha çok birbirlerine bağlıydı.

Kaynak: Star Gazetesi